-
Arşiv
- Temmuz 2024
- Nisan 2024
- Aralık 2023
- Eylül 2023
- Temmuz 2023
- Mart 2023
- Kasım 2022
- Eylül 2022
- Ağustos 2022
- Temmuz 2022
- Haziran 2022
- Nisan 2022
- Mart 2022
- Şubat 2022
- Kasım 2021
- Ekim 2021
- Ağustos 2021
- Temmuz 2021
- Haziran 2021
- Mayıs 2021
- Ocak 2021
- Aralık 2020
- Eylül 2020
- Nisan 2020
- Kasım 2019
- Ağustos 2019
- Temmuz 2019
- Mayıs 2019
- Mart 2019
- Aralık 2018
- Haziran 2016
- Temmuz 2013
- Haziran 2013
- Mayıs 2013
- Nisan 2013
- Ocak 2013
- Ekim 2012
- Temmuz 2012
- Mayıs 2012
- Mart 2012
- Şubat 2012
- Ocak 2012
- Aralık 2011
- Kasım 2011
- Ekim 2011
- Eylül 2011
- Ağustos 2011
- Temmuz 2011
- Haziran 2011
- Mayıs 2011
- Nisan 2011
- Mart 2011
- Ocak 2011
- Aralık 2010
- Kasım 2010
- Ekim 2010
- Eylül 2010
- Ağustos 2010
- Temmuz 2010
- Haziran 2010
- Mayıs 2010
- Nisan 2010
-
Meta
Mustafa Ceceli ~ Dön
Çoğaldı gitgide yokluğun dağ gibi
Olmuyorsa Ölelim mi ?
Benim yangınım bana, senin ki sana, bir düzenimiz var bu hayatta. Hangisini çıkartayım? Hangisini atayım ayakaltına?
Söyler misin lütfen hayatımda seni neyimin yerine koyayım? Neyimi yaşamımdan atmamı istiyorsun? Ya da neyimin yerinde sen olmalısın?
Mümkün mü?
Olmayan bir yol seninki. Fakat sevmeler yaşamalıdır her mevsimde ve sevmeler sonsuz olmalıdır, senin olmasalar da.
Hiç bir sevme, aşk, aynanın içindeki sırdaki yansımalar gibi değildir. Sevmek gerçek gönül işidir. Sevmese de sevdiğin, sen sevip yaşatabiliyorsan, işte o zaman gerçekten sevmişsindir.
Senin olmasını dilediğin ne varsa, olmuyorsa, yıkıp, yırtıp, kaldırıp atacak mısın yani? Kusura bakma benim senin olma şansım yok. Kırıp, yırtıp, silip atacaksan sen bilirsin aziz dostum.
Sevgine sonsuz saygım var. Keşke yapabileceğim bir şey olsa.
Sana yazmalarımı bile suçlamışsın. Olsun biraz da böyledir sevmeler. Yani hırçındır, er ya da geç durmalıdır dalgalar.
Üzüntüsüz hangi “sevgi”, hangi enlem ve boylamda buluşmuştur ki? Ve aşkı ne zaman ikiye bölebilmiştir ki? Bir yarısı senin olsun, bir diğer yarısı başkasının?
“AŞK” her zaman tek kişiliktir ve aşk tek kalmaya mahkûmdur. Bir diğeri yaşar sadece ve konforunu sürer. Bir zamandır onunda dikliği, an gelir o da hayata küser. Sevdiğini sandığı bütün zamanlara üfler… Öyle ki, içinin astarı çıkar, yüreğinin doğum vakti sancıları başlar. Anlar ki, sevildiği zamanlar özeldir, anlar ki vazgeçilmez bulunduğu bütün zamanlar bir daha gelmeyecektir ve anlar ki “o” büyük aşk onu bir daha beklemeyecektir.
İş işten çoktan geçmiştir. Aşk da zaten biraz böyledir. Yani sevilirken, sevdiğini sananlar, kaybettiğinde taptığını anlarlar…
Fakat daha elini tutmamışken, bir iki bardak çay içmemişken yaşanan bütün sevgiler, aşklar platoniktir dostum. Yalnız bir ayrıcalığı vardır, sen seversin o seni hiç sevmese de, o seni hiç bilmese de…
Hepsi bu… Yani payına acı, payına heyecan… Kısaca bütün duygular senin payına düşmüştür.
Yaşarsın bir zaman…
Sevgiyle…
Murat İNCE
[27.12.2010]
GalataSaray ~ ultrAslan
GalataSaray ~ ultrAslan
Abdullah Özdoğan – Al, Bu Sensin, Senin
Abdullah Özdoğan – Al, Bu Sensin, Senin
Öylesine…
Şimdi Sularında Sessiz Bir Gemiyim Ben,Gözlerinin Derinliğinde Yol Alan..
Deniz Mavide, Bulut Beyazda, Yıldız Gecede..(Sevdam Sabıkamdır…)
Yalnızsın…
Bir akşam ışıkların dağlara güldüğünü
Bir akşam bulutların seyre döküldüğünü
Görürsün hasretiyle sabah ezgilerinin
Bir akşam gözlerin ufka dalar pek derin
Kuşlar öter, uçuşur yeşil dallara konar
Umutlar yaprak yaprak alevlenir de yanar
Son mutluluk sesleri dökülür dudaklardan
ınsanlar gölge gibi çekilir sokaklardan
Rüzgar okşamaktayken anne gibi tenini
Gecenin kolları sessizce yakalar seni
Anlarsın gözlerinin dolup boşaldığını
Anlarsın yalnızlığı ve yalnız kaldığını…
Nurullah Genç
Zara – Sebebini Bileyim
suçum neyse cezami ver çekeyim
bir ömür de yollarında öleyim
katip olda ben boynumu bükeyim
kaldır aramızdan bu darğınlığı
bileyim bileyim sebebini bileyim
hakim olda, savcı olda
ben cezamı çekeyim
bir dağ olsan konuşurdun benimle
bir taş olsan acıtırdın canımı
yeter al başımı akıt kanımı
kaldır aramızdan bu darğınlığı.. .
Murat İnce ~ Saat 12
Beni sorarlarsa..
Sorarlarsa beni Sana sevilmeden seviyordu de… Ne Kadarda saftı de.. O Kadar Seviyodu ki kaldıramadım bu sevdayı de… İçinde bir ateş Yaktım HALEN YANIYOR Dee… Gitmeyince, aramayınca eridi, bitti de… Birde Dünyası Vardı Onuda ben kararttım de.. Kendi Eliyle Bir Çukur Kazdı BENDE GÖMDÜM De..